1 Mayıs’ta balkonda, sokakta, her yerde Enternasyonal marşını, Çav Bella’yı haykır!
1 Mayıs işçi sınıfı ve emekçilerin, BİRLİK ve DAYANIŞMA içerisinde büyüttükleri MÜCADELE’nin simgesidir.
Uluslararası proletaryanın ve emekçilerin tarihsel ve enternasyonal mücadele birikiminin kendisidir 1 Mayıs.
Tam da bugün, kendi geleceğimiz için sıkı bir dayanışma içerisinde mücadeleyi büyütmenin zamanıdır!
Dünya çapında insanlığı tehdit eden Koronavirüs salgını kapitalizmin maskesini düşürdü. Sadece para ve kar peşinde koşan kapitalizmin acizliğini gösterdi.
Salgının başladığı ilk günden itibaren burjuva devletler ve hükümetler korkunç bir kayıtsızlık sergiledi. Çin’de olduğu gibi Amerika’da ve başka ülkelerde de uyarıda bulunan bilim insanları, doktorlar ve sağlık çalışanları devlet zoruyla susturulmaya çalışıldı. Arkasından tehlike konusunda hiçbir toplum önceden uyarılmadı. Tam tersine, tespit edilen vakalar bilinçli olarak gizlendi.
Amerika dahil bütün emperyalist-kapitalist ülkelerde sağlık sisteminin özelleştirilmiş olması salgının yayılışını kolaylaştıran yıkıcı sonuçlar doğurdu.
Bırakalım bizleri sağlık çalışanları bile haftalarca koruyucu maske, eldiven ve giysi bulamadı. Virüs karşısında herkes savunmasız bırakıldı.
Toplum sağlığının bile kâr aracı haline getirilmesinden ötürü etkili teşhis kitlerinin üretiminde geç kalındı. Bilimin geldiği düzeye karşın etkili bir aşı hâlâ üretilebilmiş değil.
Temel ihtiyaç maddelerinin fiyatları tavan yaptı! Gözü kârdan başka bir şey görmeyen kapitalist sistemin insanlık düşmanı iğrenç yüzü bu konuda da karaborsa, stokçuluk, bireycilik olarak karşımıza çıktı.
Parası olanlar salgının görünmediği coğrafyalara kaçmaktan, en gelişkin tıbbi teşhis ve tedavi yöntemlerine ulaşmaya kadar kendilerini koruma altına alıyorlar. Kendisinin ve ailesinin karnını doyurabilmek için gücü tükenene kadar çalışmak zorunda olan emekçiler ise kendi kaderine terk ediliyorlar.
İşçiler, insanlık onuruna aykırı sağlıksız koşullarda insanı güçten düşüren yoğun bir tempoda çalışmak zorunda bırakıldıkları için hastalığa açık haldeler.
Koronavirüs, kapitalizmin sefilliğini her boyutuyla ortaya koydu
İnsanlar yarasaları yediği için değil, yarasaların yuvalarını bozduğu için virüs bulaştı. Sömürülen, yakılan, tahrip edilen doğa kendine özgü yöntemlerle kendini savunuyor. İnsanlar nasıl fiziksel ya da psikolojik olarak zorlandıklarında, stres altına girdiklerinde virüs nedenli uçuk çıkarıyorlarsa yarasalar da benzer şekilde strese maruz kaldıklarında virüs yayıyorlar ve ‘bizden uzak durun’ diyorlar.
Çıplak para-meta-kar ilişkisine dayalı kapitalizm yerkürenin iklimini ve doğasını değiştirmekle kalmadı onu sömürülecek bir para ve refah kaynağı olarak gördü. Bunun da sonuçları oluyor elbet. Kış ortasında sadece ağaçlar çiçek açmadı pek çok bakteri ve virüs türü de harekete geçti!
Bu nedenle COVİD-19 ne ilkti ne de son olacak. Kapitalizm tarih sahnesinden def edilmeden; salgın sırasında burjuva devletler tarafından kendi kaderine terk edilen işçi ve emekçiler kendi kaderlerini kendi ellerine almadan insanlık bu tür tehditlerle karşı karşıya kalmaya devam edecek!
Öte yandan, burjuvazi ve devleti „karantina önlemleri“ altında işçi sınıfının ekonomik-sosyal haklarını elinden almaya çalışıyor. Zenginler paralarını, bizler ölülerimizi sayarken, hükümetler „ekonomiyi canlandırma“ planları yapıyor!
Birikmiş öfkemizle sokakları dolduracağımız, kapitalizmin ve devletin bütün kurumlarından hesap soracağımız günler de gelecek!
İlk büyük tepkimizi 1 Mayıs’ta gösterelim. O gün, bulunduğumuz her yerde, balkonda, sokakta pankartlarımızı, dövizlerimizi asalım; Enternasyonal marşını milyonlarca ses olup haykıralım!
Yaşasın 1 Mayıs!
Sadece koronaya karşı değil, kapitalizme karşı da mücadeleyi yükselt!
‘Hastalık’ kapitalizmdir, çare sosyalizmde!
TİKB Yurtdışı Örgütü