Tarihsel köklerini bin yıllardan önce alan Newroz, zalim Dehak’ın zulmüne balyozuyla son veren Demirci Kawa’nın önderliğinde başlayan isyanın simgesi olmuştur. M.Ö. 612 tarihinden bugüne, başta Kürt halkı olmak üzere zulme başkaldıran tüm halkların bayramı olmuştur. Efsaneden direnişe, direnişten zafere Newroz efsanesinin birbirinden farklı birçok anlatısı olmasına karşın, olayın failleri ve içeriği açısından anlatılar benzerlik taşır. Efsane yalnız Kürtlere değil aynı zamanda Ortadoğu halklarına aittir. Nasıl ki Demirci Kawa, dünyada direniş ve zafer ruhunun ateşi sönmesin diye kendi destanını yeryüzüne indirmiş ise bugün de “uzay çağının gerillaları”, coğrafyanın dört bir yanında, karanlığa ve faşizme karşı özgürlük ateşini yaymakta, yeni destanlar yaratmaktadırlar.
Mazlum Doğan, eylemiyle, 12 Eylül karanlığına karşı, ihanet ve teslimiyete set olmak için, faşizmin en koyu zamanlarında, bir diriliş günü olarak Newroz’u hatırlatan oldu. Amed zindanında, bir kibrit bırakıp ardında, bedeniyle Newroz ateşini yakan işaret fişeği oldu. O gün, Amed zindanındaki kibrit Kürdistan dağlarında ve metropollerinde, direniş ateşine, özgürlük kavgasına ilham oldu. Mazlum’dan Zekiye’ye, Rahşan’a, Berivan’a, Ronahi’ye, Zülküf’e Newroz ateşi her dönem kendi rengi ile yandı ve büyüdü. ‘90’ların başında Nusaybin Newrozu’nun ateşi Cizre Serhıldanı’na sıçradı. Bu tarihten sonra, Kürt özgürlük mücadelesi, serhildan diliyle halklaşmasının ifadesi oldu. Ve Newroz ateşi bedellerle, direnişlerle büyüdü; Kürt halkının kazanımları ile perçinlendi; Rojava devrimi ile bir üst noktaya sıçradı. Faşizmin saldırılarını bertaraf etmek için Newroz ateşini büyütelim AKP-MHP faşist iktidarı yıkalım.
. Newroz ateşi bugün tecriti de faşizmi de yıkma hedefiyle yanmalıdır. Cezaevlerinde siyasi tutsakların Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik uygulanan tecridin kırılması ve cezaevindeki hak ihlallerini protesto etmek amacıyla düzenledikleri süresiz-dönüşümlü açlık grevini sahiplenmeli ve büyütmeliyiz. Bilinmelidir ki, tecrit altında olan sadece Abdullah Öcalan değil bir halktır; Kürt halkıdır. Sadece o da değil; Kürt halkı özgür olmadan Türk işçi ve emekçileri, yoksulları özgür olamayacağı için, esaret altında olan ve tecrit edilen aynı zamanda kadını ve erkeğiyle Türkiye işçi ve emekçileridir.
. En son yapılan Garé’yi işgal harekâttı göster diki, Garé’ye sefer olur zafer olmaz! Tüm tekniğine rağmen, gerilla, işgale gelen faşist TC ordusunu darmadağın etti, mevzi çuvalları ile gelenleri ceset çuvallarına yüklenmiş olarak süpürüp attı. Artık düşmanımız için de bizim için de bu zafer -Garé’deki cenk-, Garé’den önce, Garé’den sonra diye bir dönemlendirmeye konu olacaktır. 2021 yılına Garé zaferi ile girdik. 2021 Newrozu, Garé zaferini başka başka mevzilerde, alanlarda, sokaklarda yankılayacaktır. Sömürgeci faşist devletin yasaklarını, engelleme politikalarını yok hükmünde sayarak sokak sokak, meydan meydan, Newroz ateşini yakıp büyütelim. Serhildan olup faşist devletin karşısına dikilelim. Kentlerde milis eylemlerimizle, devrimci şiddetin özgün ve öncü niteliğini açığa çıkaran profesyonel eylemlerimizle; dağlarda yaratıcı gerilla eylemlerimizle bu yılki Newroz’a özgürlüğün rengini çalalım, Garé zaferimizi daha da ileriye taşıyalım. “Faşizmi Yıkacağız, Özgürlüğü Kazanacağız” şiarı ile sürdürdüğümüz hamleyi, Kürdistan’ın ve Türkiye’nin her karış toprağını savunmak biz HBDH bileşenlerin halklarımıza sözümüz olacaktır.
HBDH / KBDH Avrupa