Tüm Ulus ve Azınlıklardan, İnanç ve Cinslerden Emekçi Halklarımıza!
Enternasyonal proletaryanın mücadele ve kazanma günü olan şanlı devrimci 1 Mayıs’ı, Birleşik Devrimci bilincimizle kutluyor ve selamlıyoruz. Dünya emperyalist-kapitalist sistemi ve onların her bir coğrafyadaki gerici rejimlerinden hesap sormak için, proleteryanın sınıf bilinciyle Türkiye ve Kürdistan halklarını ve tüm ezilenleri alanlara çağırıyoruz.
Uluslar arası emperyalizm ve işbirlikçisi rejimlerin ekonomik ve politik sömürü ve zulmü karşısında, işçi sınıfı başta olmak üzere halklarımızın daha fazla dayanışma-birlik ve mücadeleye ihtiyaçlarının olduğu kesindir. Ancak bu görevin yerine getirilmesinde öncelikli olarak her bir demokrat, aydın, ilerici, yurtsever, devrimci ve komünist parti, hareket ve bireylere büyük görevler düşmektedir. Kuşkusuz ki bu, yeni bir belirleme olmadığı gibi, bu konudaki görevlerimizde dönemsel ele alınamazlar.
İşçi sınıfı, emekçiler ve demokratik toplumun birleşik demokratik devrimci örgütlenmesi hayati bir ihtiyaçtır. Bu örgütlü güce halkların birleşik devrimci hareketinin önderlik etmesi ve mücadelemizin daha fazla yükseltilmesi de önem kazanmaktadır.
İşçi ve emekçiler, kadınlar, gençler, Kürt ulusu, ezilen milliyetler ve inançlar, Ortadoğu başta olmak üzere bütün dünya halkları ve kitleler, 1 Mayıs’da alanları zaptederek birlik, dayanışma ve mücadelemizi yükseltmelidir. İstanbul, Amed başta gelmek üzere üm alanlarda, meydanlarda, şehirlerde, kırlarda, fabrikalarda, gecekondularda, okullarda her yerde emperyalizme ve AKP-MHP faşizmine karşı, demokrasi, özgürlük ve sosyalizm şiarıyla direniş ve mücadele bayrağını dalgalandırarak haykırmalıyız. Kazanılmış tüm haklarımızı koruyarak yeni birleşik direniş ve mücadele mevzileri yaratmalıyız.
İçerisinden geçtiğimiz sürecin öne çıkan görevi; işçi sınıfı, tüm ezilen ulus ve inanç kesimlerinin demokratik haklar ekseninde de olsa talepleri ve mücadelelerinin, sınıf mücadelesi ve devrimci savaşla birleştirilmesidir. 1 Mayıs etkinliklerinde, faşist Türk devletinin saldırgan politikalarına karşı, tam bir eylemsellik içerisinde olmalıyız. İşgalci ve katliamcı Türk devletinin saldırıları, işçi ve emekçileri daha fazla bögesel savaşa sürükleyeceğinden, buna karşı tavrın geliştirilmesi de ertelenemez görevimizdir.
Doğayı ve insanı felakete sürükleyen, işçi ve emekçileri, ezilen ulusları, inançları, kadın ve gençleri ötekileştiren her türlü eşitsizliklere tabi tutarak özel mülkiyetin egemenliğine dayalı erkek egemen hegemonyayı bizlere dayatan emperyalist gericiliğe karşı dünya, Türkiye ve Kürdistan’da proletaryanın sınıf bilinciyle işçi ve emekçileri 1 Mayıs alanlarında öfkemizi isyana, isyanımızı proletarya ve emekçilerin iktidarı perspektifiyle devrimci savaşa ve mücadeleyle yükseltmeye çağırıyoruz.
— Yaşasın Birlik- Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs!
— Biji Yek Gulan!
— Türk Devletinin Topyekün Faşizmine Karşı, Topyekün Mücadele ve Devrimci Savaşımızı Yükseltelim!
HBDH-Yürütme Komitesi
27 Nisan 2017